SOL VE CHP

Seçimlerde yüzde 90’a yakın bir katılım oldu, CHP kendi sağındakilerle ittifak yaptı solundakileri dışladı. Sanki sağın gereksinimi varmış gibi bir katkıda CHP onlara sağladı. Kendi listelerinden 40 a yakın milletvekili onlara hibe etti. Kendi itiraflarıyla Sağ CHP ye oy vermez sandığa gidip CHP listelerine oy vermez. Oysa CHP kendi ittifak yaptığı sağ partilerin CHP ye hiçbir katkısı olmadığı gibi CHP den 40 ya yakın milletvekili aldı götürdü. Şimdi de bir değişimden söz ediyorlar Hâlbuki CHP kendi solundaki örneğin Tip’i diğer solu ittifaka dâhil edip en az beşer onar milletvekili vermiş olsaydı TBMM de siyaset bir başka olurdu, solun sesi daha gür çıkardı. Oysa CHP’nin sağda aldığı oy, solun oyu kadar değildi. Sadece TİPnin aldığı oy bir milyondu. Acaba Demokrat Partisinin, Gelecek Partisinin Sadet partisinin toplam oyu TİPin aldığı oy kadar mıydı? Bilemiyorum. Siyaset sol ile başlar, toplumun bütün kesimlerinde, kadın direnişlerinde, sendikalarda, fabrikalarda, tarlalarda üniversitelerde özetle bütün toplumsal kesimlerde sol yoksa siyaset de yoktur. 12 Eylül’den beri siyaset içinde solun tasfiye edilmesi sıradan insanların siyaset yapar hale gelmesi bir gelenek haline gelmiştir. Hep aynı insanlar, aynı partiler, aynı siyaset, aynı düşünce bu da bize şunu hatırlatıyor. Bir su aynı gölde uzun süre kalırsa su kokar, bakteri üretir kurtlanır çevreyi yaşanmaz hale getirir. Onbeş yirmi yıl CHP içinde siyaset yapanlar için insanın aklına bunu getiriyor. Yıllardır hiç değişim akıllarına gelememiş, nedense Meral Akşener’in Ekrem İmamoğlu’nun boynuna havlu bağlamasıyla CHP’lilerin kafalarına bir saksı düşmüş, akıllarına bir değişim getirmiş. Değişim isteyenler acaba nasıl bir değişim istiyorlar. “Sen kalk senin yerine ben otura mı” geliyor, yoksa laikliği tam anlamıyla konuşmaktan korkacaklar mı? Laiklik konusunda ne düşünüyorlar? Sağlık, Eğitim, Ulaşımın parasız olması hakkında ne düşünüyorlar, Kamuculuk konusunda ne düşünüyorlar. Daha dün Nijer’de bir ihtilal oldu. Kara Afrika uyanıyor, ABD üslerine hayır diyorlar, Fransızcayı yasaklıyorlar. Acaba Nijer kadar ufukları geniş mi? Kara Afrika’nın, kara insanları beyazlara hayır diyor, Kara Afrika’nın kara insanları kadar yürekleri var mı? İşte değişim isteyenlerden böyle bir şey bekliyoruz. ABD üsleri hakkında ne düşünüyorlar, Ülkede tüm bankalar, tüm sigorta şirketleri, limanlar hatta askeri tesisler satılmışken, bunlar hakkında ne düşünüyorlar. Yani Tam Bağımsızlık hakkında ne düşünüyorlar. Bunları bir açıklasalar… Neyin ne olduğunu, değişimin ne menem bir şey olduğunu o zaman anlamış oluruz. Bizim için siyaset CHP deki değişim seyirlik bir oyun alanı olmuştur. CHP de ki değişimi seyretmek iyi bir seyirlik alanı haline gelmiştir. Tiyatro’ya gitmenin bir oyun seyretmenin yerine Halk tv de CHP deki değişimi izlemek daha iyidir. hem de bedava...